Çanakkele Geçilmez Vatan Bölünmez!!
1 sayfadaki 1 sayfası
Çanakkele Geçilmez Vatan Bölünmez!!
Almanya’da 1910 yılında inşa edilmiş, kömür kazanlı, 40 metre boyunda, 7.50 metre genişliğinde 360 tonluk, güvertesinde 40 mayın
taşıyan Nusrat gemisi saatte ancak 12 mil yapabiliyordu.
[Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]
Mayın gemimizin komutanı Tophaneli Yüzbaşı İsmail Hakkı Bey’di. Nusrat gemisi mayın uzmanı olan Alman Yarbay Geehl ile birlikte Çimenlik Kalesi’ nden aldığı mayınları 18 Mart Deniz saldırısından on gün önce, 8 Mart 1915’te sabaha karşı yağmurlu ve puslu bir havada önce Rumeli sahilini takip etmiş ve sonra karşıya dönerek, Erenköy koyuna kıyıya paralel olarak, poyraz-lodos yönünde 26 mayın döşemiştir. Mayınların bırakıldığı Karanlık Limanı özenle seçilmiştir. Büyük düşman gemilerinin isabetli atış yaptığı bu saha; denizcilikte, durgun su, diye bilinen özelliği taşıdığı için zırhlılar karadaki sabit kaleler gibi atış yapabiliyordu.
8-18 Mart arasındaki süre içinde Erenköy körfezini tarayan İngiliz mayın temizleyicileri sadece üç mayın bulabilmişlerdi. Nusrat’ ın döşemiş olduğu mayınları ne onlar ne de havadan sahayı kontrol eden keşif uçakları görebilmişlerdir.
Mayınların döküm işinde, Müstahkem mevki mayın grubu komutanı Yüzbaşı Hafız Nazmi Bey’de büyük yararlılıklar göstermiş, gemi komutanı ile beraber bulunmuş ve ona yardım etmiştir. Nusret Gemisi’nin Çanakkale savaşlarında çok önemli yeri vardır.
Boğazın düşmek üzere olduğu kritik bir anda, düşmanın deniz saldırısını durdurmuş. Türk askerinin ve vatandaşlarının moralini yükseltmiştir. İngiliz Deniz Bakanı Churchill, “ Bu gün dünya denizlerinde görev yapmakta olan beş bini aşkın savaş gemisinden hiçbiri Nusrat ve onun döktüğü mayınlar kadar, harbin gidişine ve düşmanın geleceğine etkili olarak bir başarı gösterememiştir.” Demek zorunda kalmıştır.
gün kana boyandı Çanakkale Boğazı
Yeri göğü inletti askerimin avazı
Dört taraftan saldırdı düşman delicesine
Şarapneller saplandı Mehmetçiğin göğsüne
Türk’e karşı kin kustu, beraber oldu cihan
Damla damla gözyaşı döktü yere asuman
Allah’ın askerleri melekler yere indi
Hakk’a kavuşan erler kanatlarına bindi
Bir lodos fırtınası zaferden haber verdi
Dengeler değişince arttı kâfirin derdi
On sekiz Mart’ta sular kan gölüne dönmüştü
Zâlimin balonları gün doğmadan sönmüştü
Ertuğrul tabyasından ateş yükseliyordu
Ceddin iman güneşi aydınlatıyor yurdu
Seddülbahir’de akan, kan gövdeyi götürdü
Bu çile nöbetleri hem gün, hem gece sürdü
Conkbayırı’nda yazdı Mustafa Kemal destan
Coğrafyaya dönüştü damarlardan akan kan
Izdıraplara mahkûm vatanım ancak güldü
Düşman bataryaları soğuk suya gömüldü
Küfür tek bir millettir, ayrı gayrı seçilmez
Mehmetçik haykırıyor: “Çanakkale Geçilmez”
İnsanlıktan nasipsiz küstah uğurlar ola!
Hatırla bu destanı, hatırla da gel yola!
İnancımız odur ki payidar olmaz zulüm
Rabbim senin yolunda bize düğündür ölüm
Taş ve toprak şahittir o muhteşem bozguna
Çok acı bir ders verdik o salyalı azgına
Al bayrağın altında gölgelenen askerim!
Cennet-i Âlâ’sında bekler seni ol Kerim!
Çanakkale içinde Hilâl, Sâlib’i ezdi
Türk’ün mücahitleri bir büyük destan yazdı.
Yuvasından ayrılan artık geri dönmedi
Onların sayesinde al bayrağım inmedi
Ey toprağın bağrına gömülen yiğit erler!
Döktüğünüz kanlarla ulvîleşti bu yerler
Ey semaya taht kuran yüce, soylu er oğlu!
Duygusallıkta Kerem, yiğitlikte Köroğlu
Ey asırları aşıp cihana hükmeden Türk!
Zafer kaderin olsun Rabbine şükreden Türk!
taşıyan Nusrat gemisi saatte ancak 12 mil yapabiliyordu.
[Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]
Mayın gemimizin komutanı Tophaneli Yüzbaşı İsmail Hakkı Bey’di. Nusrat gemisi mayın uzmanı olan Alman Yarbay Geehl ile birlikte Çimenlik Kalesi’ nden aldığı mayınları 18 Mart Deniz saldırısından on gün önce, 8 Mart 1915’te sabaha karşı yağmurlu ve puslu bir havada önce Rumeli sahilini takip etmiş ve sonra karşıya dönerek, Erenköy koyuna kıyıya paralel olarak, poyraz-lodos yönünde 26 mayın döşemiştir. Mayınların bırakıldığı Karanlık Limanı özenle seçilmiştir. Büyük düşman gemilerinin isabetli atış yaptığı bu saha; denizcilikte, durgun su, diye bilinen özelliği taşıdığı için zırhlılar karadaki sabit kaleler gibi atış yapabiliyordu.
8-18 Mart arasındaki süre içinde Erenköy körfezini tarayan İngiliz mayın temizleyicileri sadece üç mayın bulabilmişlerdi. Nusrat’ ın döşemiş olduğu mayınları ne onlar ne de havadan sahayı kontrol eden keşif uçakları görebilmişlerdir.
Mayınların döküm işinde, Müstahkem mevki mayın grubu komutanı Yüzbaşı Hafız Nazmi Bey’de büyük yararlılıklar göstermiş, gemi komutanı ile beraber bulunmuş ve ona yardım etmiştir. Nusret Gemisi’nin Çanakkale savaşlarında çok önemli yeri vardır.
Boğazın düşmek üzere olduğu kritik bir anda, düşmanın deniz saldırısını durdurmuş. Türk askerinin ve vatandaşlarının moralini yükseltmiştir. İngiliz Deniz Bakanı Churchill, “ Bu gün dünya denizlerinde görev yapmakta olan beş bini aşkın savaş gemisinden hiçbiri Nusrat ve onun döktüğü mayınlar kadar, harbin gidişine ve düşmanın geleceğine etkili olarak bir başarı gösterememiştir.” Demek zorunda kalmıştır.
gün kana boyandı Çanakkale Boğazı
Yeri göğü inletti askerimin avazı
Dört taraftan saldırdı düşman delicesine
Şarapneller saplandı Mehmetçiğin göğsüne
Türk’e karşı kin kustu, beraber oldu cihan
Damla damla gözyaşı döktü yere asuman
Allah’ın askerleri melekler yere indi
Hakk’a kavuşan erler kanatlarına bindi
Bir lodos fırtınası zaferden haber verdi
Dengeler değişince arttı kâfirin derdi
On sekiz Mart’ta sular kan gölüne dönmüştü
Zâlimin balonları gün doğmadan sönmüştü
Ertuğrul tabyasından ateş yükseliyordu
Ceddin iman güneşi aydınlatıyor yurdu
Seddülbahir’de akan, kan gövdeyi götürdü
Bu çile nöbetleri hem gün, hem gece sürdü
Conkbayırı’nda yazdı Mustafa Kemal destan
Coğrafyaya dönüştü damarlardan akan kan
Izdıraplara mahkûm vatanım ancak güldü
Düşman bataryaları soğuk suya gömüldü
Küfür tek bir millettir, ayrı gayrı seçilmez
Mehmetçik haykırıyor: “Çanakkale Geçilmez”
İnsanlıktan nasipsiz küstah uğurlar ola!
Hatırla bu destanı, hatırla da gel yola!
İnancımız odur ki payidar olmaz zulüm
Rabbim senin yolunda bize düğündür ölüm
Taş ve toprak şahittir o muhteşem bozguna
Çok acı bir ders verdik o salyalı azgına
Al bayrağın altında gölgelenen askerim!
Cennet-i Âlâ’sında bekler seni ol Kerim!
Çanakkale içinde Hilâl, Sâlib’i ezdi
Türk’ün mücahitleri bir büyük destan yazdı.
Yuvasından ayrılan artık geri dönmedi
Onların sayesinde al bayrağım inmedi
Ey toprağın bağrına gömülen yiğit erler!
Döktüğünüz kanlarla ulvîleşti bu yerler
Ey semaya taht kuran yüce, soylu er oğlu!
Duygusallıkta Kerem, yiğitlikte Köroğlu
Ey asırları aşıp cihana hükmeden Türk!
Zafer kaderin olsun Rabbine şükreden Türk!
lord35- Admin
- Mesaj Sayısı : 1785
Kayıt tarihi : 05/08/10
Nerden : izmir
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz